22 Eylül 2010 Çarşamba

Geçmişten Bir Gün

Uzun zamandır ilk kez geçmişten bir gün çaldım. Kızımı anneannesine ve Nuran Teyzesine emanet bıraktım ve arabayı almadan karşıya geçtim. (Artık Anadolu yakasında oturduğumuz için bu karşısı Avrupa yakası oluyor) Üniversiteden arkadaşımla metroda geyik yapıp kahkahalarla güldüm, Beyoğlu'nda sergi gezdim, kalabalığa karıştım, hayatım üzerine planlar yaptım. Ama en güzeli neydi biliyor musunuz? Dönüşte bindiğim vapurun içindeki koku. Tünelle Karaköy'e inip o bildik alt geçitten yürümek de güzeldi ama oraları değişmiş geldi bana. Düzenlenmiş, aydınlatılmış, temizlenmiş. Çok iyi olmuş tabii ama değişmiş işte... Oysa vapur kokusu aynı kalmış. 50 kuruşa çayımı alırken, yüzümde tatlı hatıraların verdiği bir gülümseme vardı. Kıça gidip açık havaya otururken elimdeki dergiyi bir kenara kaldırdım. Manzaranın tadını çıkararak, mis gibi sonbahar başlangıcı serinliğini içime çekerek ve ilginçtir, her an bir tanıdık görecekmişim gibi insanların yüzlerine bakarak yaptım yolculuğu. Sanki o eski günlerdeki tanıdıklar hala oradalardı. Aralarında hala üzerlerinde öğrenciliğe özgü salaş giysiler, kulaklarında müzik, başlarında kavak yelleri vapurla bir yerlere gidip gelenler var mıydı? Birden bir duyguya kapıldım. Sanki o an o vapurdaki herkes birbirini simaen tanıyordu da bir ben yabancıydım aralarında. Benim zamanımdaki yolcular gitmiş, yerlerine bugünün yolcuları gelmişti ve ben onlardan biri değildim...

Derken Haydarpaşa'ya yanaştık. Trene doğru aceleyle koşanları görünce ben de koştum. Koşarak çıktım o denize nazır merdivenleri, dönüp bakmak aklımdan geçtiyse de zamanım yoktu. Koştuklarına göre trenin kalkması yakındı. Koşanları takip ederek buldum yolumu ve kendimi onlardan biri gibi hissettim. Sanki hep kullandığım yoldu da bu, saatleri ezbere bilridim de her gün koştururdum bu merdivenlerde.

İşte şimdi o trende giderken yazıyorum. İnsanlar merakla bakıyorlar bana ve ne yazdığıma. Kim bilir hakkımda ne düşünüyorlar! Bilmiyorlar ki ben sadece geçmişten bir gün çalmış ve bebeğini özlemiş, onu kucaklamaya koşan bir anneyim!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder